2024’ü ve 29 Yaşımı Geride Bırakırken

2024’ü ve 29 Yaşımı Geride Bırakırken

Ömer Faruk Kandilci | 31/12/2024 | 0 Yorum | 53 Defa Okundu

Doğum günüm 30 Aralık olduğu için yeni bir yıl, benim için aynı zamanda yeni bir yaş demek. Bugüne kadar yaşıma dair pek bir şey karalamamıştım, ama bu yıl bir şeyler yazmak istedim. Belki de 30’lu yaşların eşiğinde olmanın verdiği bir farkındalıktır.

Doğum günlerini pek kutlayan biri olmadım. Açıkçası, çok da umurumda olmamıştı. Ama bu yıl geriye baktığımda doğum günüm ayrı bir anlam kazandı. Belki de hayatımda yaşadığım dönüm noktaları bu hisse yol açtı.

Bu yıl fark ettiğim bir şey daha var: 29 yaşımda olmayı bir türlü kabullenemedim. Bunu yıl boyunca yaşımı sorduklarında “28 yaşındayım” dememden anladım. Hep yanlışlıkla bu cevabı verdim. Sanırım 29 yaşında olmanın ağırlığını içten içe kabul etmek istemedim.

29 yaşına sevdiklerimle girmiştim; her şeyin güzel olacağı bir yıl olacağına inanıyordum. Ama hayat öyle planladığım gibi gitmedi. Yılın ilk ayları benim için oldukça zorluydu. Önce evlilik sürecinde olduğum kişiyle yollarımız ayrıldı. Bu süreç, ilk zamanlarda beni oldukça yıprattı. Ardından ailemin geçirdiği ağır bir trafik kazası geldi. Neredeyse hurdaya dönecek bir arabadan sağ salim çıkmaları bir mucizeydi. 2024’ün başları benim için bu şekilde geçti. Ancak bir süre sonra hayata devam etme zamanı geldiğini fark ettim. Uzun süredir ihmal ettiğim işlere odaklanmam gerekiyordu.

Yılın ilerleyen zamanları daha güzel geçti. Hayatıma yeni insanlar girmeye başladı. Her biri, bir şekilde bana değer kattı. Bu yıl tanıştığım iki kişi ise hayatımda önemli bir yer edindi. Onlardan biri Ömür. Türkmenistan’dan geldiği için aslında adı farklı ama burada Ömür diyoruz – bizi kandırmıyorsa tabii! Birlikte uzun sohbetler ettik, dertleştik, Türkmenistan’da yaşamdan bahsettik, sokaktan geçenleri izledik, hatta park yasağı olan yerlere park edenleri uyardık. Ziraat mühendisi olduğu için sarı kabak geliştiren bir arkadaş. Tabi biraz da borsa konuşup zarar ettik ama o da işin cilvesi.

2024’te fark ettiğim bir diğer şey ise Antalya’daki yerimi bulmuş olmamdı. 3 yıldır Antalya’daydım ama sanki burada gerçekten yaşamıyordum. Bu yıl, etrafımda beni düşünen, ihtiyacım olduğunda yanımda olacak çok güzel dostluklarım olduğunu fark ettim. Gerçekten kıymetli bir his.

Yılın sonunda güzel gelişmeler de oldu. Yeni iş ortaklıkları kurdum. Üzerinde çalıştığımız yeni bir markamız var: Üren Teknoloji. Henüz tam faaliyete geçmedi, ama üzerinde heyecanla çalışıyoruz.

Bir diğer büyük değişiklik, fiziksel bir ofise geçişim oldu. Antalya’ya taşındığımda Proda Medya’yı sanal ofisten yönetmeye başlamıştım. Ancak son 3 aydır fiziksel bir ofisteyim. Bazen zorlayıcı, hatta sinir bozucu müşterilerle karşılaşsam da işimi severek yapmaya devam ediyorum. Bu geçiş beni motive etti ve işime olan bağlılığımı artırdı.

2024, başlarda beni çok yıprattı, ama finali benim için oldukça güzel oldu. Hayatıma dahil olan insanlar görevlerini tamamlayıp ayrıldılar, ama her biri bana bir şey öğretti. Bu yıl yaşadıklarım, 2025 ve 30 yaşım için yepyeni, güzel bir sayfa açmamı sağladı. Hedeflerim, hayallerim ve umutlarım için mücadeleye devam edeceğim.

Son olarak şunu söylemek istiyorum: Hayatınıza toksik insanlar girecek, size sorun sizmişsiniz gibi davranacaklar. Onları hayatınızdan çıkardığınızda belki biraz üzüleceksiniz, ama sonunda çok mutlu olacaksınız.

Sevgiyle ve sağlıkla kalın…


Etiketler